Türkiye'nin Açık Hava Fabrikası, İtalyan Lezzetlerini 9 Ülkeye Taşıyor!
Erciyes, Türkiye'nin dört bir yanına eşsiz verim sağlıyor. Kayseri'nin ferah havası ve suyu, dünya mutfaklarının vazgeçilmez tatlarını besliyor. Dalından tazecik toplanan bu muhteşem lezzet, 9 farklı ülkeye ulaşıyor. Tüm ayrıntılar burada!
Dünya genelinde büyük bir üne sahip olan İtalyan pizzalarının ve Akdeniz mutfağının lezzet sırları, artık yalnızca İtalya'da değil, Türkiye'nin Kayseri ilinin Yeşilhisar ilçesinin dağlık bölgelerinde de keşfediliyor. Erciyes Dağı’nın eteklerinde, güneş altında kurutulmuş eşsiz domatesler, kendine has aromasıyla İtalyan üreticilerin favorisi haline gelmiş durumda. Bu eşsiz tat, tam tamına 9 farklı ülkeye ihraç edilerek Türkiye’nin ekonomisine önemli bir katkı sağlamaktadır.
5.000 DEKAR ALANDA YETİŞTİRİLİYOR
Yeşilhisar'da yaklaşık 5 bin dekar alan üzerinde yetiştirilen bu domateslerin en büyük avantajı, bulundukları coğrafi konumdur. Üretici Yusuf Demirel, Erciyes'e yakın olan bölgedeki gece ve gündüz sıcaklık farklarının domateslerin aromasını zenginleştirdiğini ifade ediyor. "Gece sıcaklıkları ne kadar düşük olursa, o kadar hoş bir aroma elde ediyoruz," diyen Demirel, bu doğal faktörlerin ürünlerini uluslararası standarlarda benzersiz kıldığını vurgulamaktadır.
TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK AÇIK HAVA ÜRETİM ALANI
Yusuf Demirel, 500 dönümlük alanda kurdukları sergi alanının Türkiye'deki en büyük kurutma tesisi olduğunu belirtmektedir. Yaklaşık 1500 ton domates, tamamen doğal yöntemlerle, yani güneş ışığı altında 6-7 gün boyunca katkı maddesi kullanılmadan kurutuluyor. Bu doğal süreç, domateslerin besin değerlerini ve lezzetini koruyarak uluslararası nitelikte bir ürün elde edilmesini sağlıyor.
DÜNYA PAZARINA AÇILAN LEZZET KÖPRÜSÜ
Yeşilhisar'da üretilen kuru domatesler, özellikle İtalya, Almanya, Yunanistan, Polonya ve Rusya gibi 9 farklı ülkeye ihraç ediliyor. İtalyan pizza üreticileri, bu domateslerin yoğun aroması ve dolgun yapısını sebebiyle büyük bir talep gösteriyor. Demirel, bölgedeki çiftçilerle sözleşmeli tarım uygulayarak hem üretim miktarını artırdıklarını hem de yerel ekonomiye destek sağladıklarını belirtiyor. Bu başarı hikayesi, doğru coğrafi koşullar ve doğal üretim yöntemleri sayesinde Türk tarım ürünlerinin dünya pazarında ne denli güçlü olabileceğini bir kez daha gösteriyor.
