“Otomobil Fiyatlarında Düşüş! Ekonomik Savaş Ülkeyi Tehdit Ediyor”

Çinli otomobil üreticileri, hem yerel hem de uluslararası pazarda daha fazla pay almak amacıyla fiyatlarını hızla düşürüyor. Ancak bu agresif yaklaşım, sağlıklı rekabetten çok yıkıcı bir mücadele haline geldi.

“Otomobil Fiyatlarında Düşüş! Ekonomik Savaş Ülkeyi Tehdit Ediyor”

Volkswagen'in Çin'deki üst düzey yöneticisi Ralf Brandstätter'in "Çin otomobil pazarında mantık kalmadı" yorumu hâlâ akıllarda tazeliğini korurken, bu endişeyi şimdi Çin hükümeti de yüksek sesle ifade ediyor.

Pekin yönetimi, son günlerde otomobil sektörünün önde gelen yöneticileriyle bir araya gelerek fiyat yarışının kontrol altına alınması gerektiğini vurguladı. Zira firmalar, rakiplerini geride bırakmak için fiyatlarını düşürürken, aslında tüm sektörün kâr potansiyelini sarsıyor.

Xİ JİNPİNG'DEN GÜÇLÜ İKAZ

30 Temmuz tarihinde gerçekleştirilen ekonomi odaklı Politbüro toplantısına katılan Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, toplantı sonrasında dikkat çeken ifadeler kullandı:

"Sanayi içerisinde öz disiplinin artırılması ve zararlı bir iç rekabetin önlenmesi gerekir."

Bu açıklama, krizin ciddiyetini ve hükümetin duruma ne denli katı bir yaklaşım sergilediğini gösteriyor.

BYD BİLE DÜŞÜŞTE

Günümüzde Çin’de 50’den fazla elektrikli araç üreticisi faaliyet göstermekte. Rekabetin artmasıyla birlikte fiyatlar geriliyor ve bu durum, sektördeki en büyük firmaları bile zor durumda bırakıyor. Örneğin, ülkenin en büyük otomobil üreticisi BYD, yalnızca bir yıl içinde gelirinin üçte birini kaybettiğini duyurdu.

Automobility analisti Bill Russo'nun dikkat çektiği gibi, "Bu bir kâr mücadelesi değil, bir liderlik yarışı." Firmalar, kâr etmeyi artık ikinci planda tutuyor; çoğu, hayatta kalmak için devlet destekli bankalardan aldıkları kredilere bağımlı hale geldi.

TEHLİKE: İFLAS TEHDİDİ VE İŞSİZLİK

Uzmanlara göre, şu anda Çin'de faaliyet gösteren otomobil üreticilerinin büyük bir bölümü önümüzdeki beş yıl içinde pazardan çekilebilir. Bu durum, sadece şirketler için değil, aynı zamanda on binlerce mühendis ve çalışanın da işlerini kaybetmeleri anlamına geliyor. Ayrıca, bankalara borçlanan firmaların iflasları, ülke ekonomisine ciddi zararlar verebilir.